DOMUZ GRİBİ TEDAVİSİ

Domuz Gribi Hakkında Bilinenler Ne doğru mu?

Domuz gribinin tüm insanların sağlığını etkileyebileceği kanısı iyice yaygınlaşmışken ortada gezen söylentiler ne derece doğru? İşte doğru bilinen yanlışlardan bazılar;

H1N1 gribinin kaynağı sadece domuzlardır

Domuz gribi hastalığının yayılmasını sağlayan A tipi H1N1 adlı virüsün domuz eti yiyerek bulaşması mümkün değildir. Virüsün insan bedenine bulaşması için hastalıklı hayvan ile temas edilmeli yada aynı havayı solunmalıdır.

H1N1 virüsünden doğan gribin bulaştığını öğrenmek için test yaptırmak gerekir. Bu grip türü mutlaka bir test sonucu tanısı koyulan hastalık değildir. Hastalık ilk yayılmaya başlandığında gerekli bilgiler elde yoktu. Fakat şimdi domuz gribi hakkında detaylı bilgiye sahip olunduğu için labaratuvara gerek kalmadı.

Hastalık Şüphesinde doktora gidilmelidir

Yüksek ateşlenmeler ile hemen domuz gribi paniğine kapılmamalısınız. Yüksek öksürük ve 4-5 gündür süren yüksek ateşlenmelerin bir süre sonra geçmemesi durumunda doktora başvurmalısınız.

DOMUZ GRİBİNDE ALTIN KURALLAR...

Domuz gribi ilk olarak Nisan ayında ortaya çıktığından bu yana 2 milyon kişiyi hasta etti ve yaklaşık 2000 kişinin ölümüne neden oldu.
Bu virüs yaz geldiğinde şaşırtıcı bir şekilde diğer grip türlerinde olduğu gibi kaybolmadı. Ancak bir ölçüde düşüşe geçti.
Amerikan sağlık kurumlarından biri tarafından yapıla araştırmada felaket senaryosunda hastalığın artmaya devam ettiği takdirde 90 bin kişiyi etkileyip 30 bin kişinin ölümüne neden olabileceği raporlandı.

Bilinmesi Gerekenler:

1- Panik yapmayın.

Panik yapmak için geçerli bir nedenimiz yok. Domuz gribi şimdiye kadar düzenli olarak ortaya çıkan mevsimsel griplerden fazla tehditkar değil. Virüs drmatik olarak mutasyona uğramadı.

2- Domuz Gribine karşı bazı kişiler daha korumasızdır.

Hamile kadınlar ve bebekler, astım, şeker ve kalp hastalıkları olanlar griple daha zor savaşır. Yaşlılar diğer grip türlerinin aksine domuz gribi ile daha rahat başedebilir. Bunun nedeni olarak yaşlı insanların uzun yıllar önce domuz gribi virüsüne çok benzer bir başka virüse bağışıklık kazanmış olabilecekleri düşünülmektedir.

3- Gün içinde sık ve doğru olarak ellerimizi yıkalamalıyız.

Domuz gribi de, diğer griplerde olduğu gibi hasta insanların öksürme ve hapşırmaları ile bulaşır. Elleri sık sık ve uzun süreli olarak sabunla yıkamak büyük ölçüde virüsü bizden uzak tutar. Ayrıca alkol bazlı el temizleyicileri de bu iş için idealdir.

4- Çocukların aşılanmasını sağla.

24 ay arasındaki bebekler, hamile kadınlar ve sağlık işçileri daha çok tehdit altındadır. Aşı stoklarının azlığı nedeniyle bu gruplar önde tutularak gereken aşılama sağlanmalıdır.

5- Takvimsel olarak aşı üretiminin Ekim ayına kadar tamamlanması gerekmektedir. Sağlık kurumlarının aşı stoklarının ne zaman tamamlanacağını öğrenmeli ve okullar aşılama yapılması için uyarılmalıdır.

6- Bağışıklık oluşması kısa zaman alır.

Aşılandıktan sonra bağışıklığın sağlanması en fazla 3 hafta alacaktır. Domuz gribi aşısı üretiminin yetişmemesi durumunda bilinen grip aşısı Eylül ayının sonuna kadar yaptırılmalıdır. Yüksek risk grubundaki insanlar aşılanmalıdır.

7- Aşılar test ediliyor.
Üretilen ilk parti aşılar hükümet yetkililerince ABD'nin 8 ayrı eyaletinde denenmeye başlanmıştır. En ideal doz ve etkiyi tespit edebilmek için aşı üreticileri de kendi testlerini yapmaktadırlar.

8- Yayılırsa !!

Eğer aşılanmadan önce bulunduğumuz bölgede domuz gribi yayılırsa büyük alışveriş merkezleri, kalabalık toplantı yerleri gibi hastalığın yogun olarak bulunabileceği yerlerden kaçınmalı, eller yıkanmalı, burun, göz ve ağzımızı mümkün olduğunca korumalıyız.

9- Domuz gribine yakalndık, şimdi ne olacak ?

Eğer hastalığa yakalandıysak ilk iş olarak sağlık kuruluşlarına başvurmalıyız. Tam olarak aşı geliştirilmemiş olsa da bu tür gribin etkisini kırdıklrı bilinen bazı ilaçlar sağlık kurumlarınca önerilecektir. Eğer nefes almada zorluk, göğüs ağrısı, ateş ve kusma varsa derhal acil bölüme başvurmalıdır. İyileşene kadar dinlenmeli, ateş düşürülmelidir. Çocuklara önerilen ilaçlara dikkat etmelidir. Yetişkinler için kullanılan ilaçlar onlara uygun değildir.

10 - Domuz eti yemek tehlikeli mi?

Ülkemizde her ne kadar tüketilmesede özellikle batıda domuz sevilen bir yiyecektir. Domuz gribi domuz eti yemekle bulaşmaz. Çiğ olup olmadığı önemli değildir. Domuz gribi virüsü eti tutarak yayılmaz.

Domuz gribi aşısında şok buluş

Domuz Gribi kabusu devam ederken hastalığa çare olacak aşı ile ilgili öyle yan etkiler ortaya çıkıyor ki tüyler ürpertici…

Fransa ve İngiltere domuz gribi aşısını hayvanlardan sonra ilk kez insanlar üzerinde denemeye başladı… Başladı ancak aşıyla ilgili öyle veriler elde ediliyor ki ortaya çıkan veriler şok ediyor…

Alman milletvekili Dr. Wolfgang Wodarg, “domuz gribi pandemisi korkusunun bir mizansen olduğunu” savunarak, deneme aşamasındaki domuz gribi aşısının muhtemel yan etkilerinden endişeli olduğunu belirtti. Alman Bild gazetesinin haberine göre Avrupa Konseyi Sağlık Komitesi Başkanı ve Alman Meclisi Sağlık Komisyonu üyesi olan dahiliye uzmanı Dr. Wolfgang Wodarg’ın sözleri kabusu körüklüyecek cinsten…

AŞIDA HAYVANSAL KANSERLİ HÜCRELER KULLANILIYOR
Domuz gribi kabusu dünyayı kuşatmayı sürdürürken Dr. Wodarg Almanya’da deneme aşamasında olan domuz gribi aşısının tehlikeli olabileceğine işaret etti, aşıda hayvansal kanserli hücrelerin kullanıldığını kaydetti.

EN UFAK HATA HASTAYA KANSERLİ HÜCREYİ BULAŞTIRIYOR
Alerji riskinin olup olmadığının bilinmediğini ifade eden Wodarg, bundan daha da önemli olarak, bu kanserli hücrelerin kullanımındaki en ufak bir hatada, aşılanan kişinin kanser olma ihtimali bulunabileceğini belirtti.

Dr. Wodarg, bu korkunç sözlerinin ardından yüreklere şu sözlerle su serpmeye çalışıyor: “Domuz gribinin diğer grip salgınlarından farkı yok. Aksine domuz gribindeki vaka sayısı diğer grip dalgalarındaki vaka sayısıyla kıyaslanırsa bunun devede kulak kalır. Bu ilaç endüstrisinin işi.”

Almanya’da deneme aşamasında bulunan domuz gribi aşısının uygulanmasından sorumlu olan Paul Ehrlich Enstitüsünün Başkanı Johannes Löwer de domuz gribi aşısının yan etkilerinin normal grip aşılarının yan etkilerinden daha ağır olabileceğini kaydetti. Domuz gribi aşısı ABD’de 2000 kişi üzerinde denendi…

DOMUZ GRİBİNDE ÖLÜMLER ARTIŞ GÖSTERİYOR

Domuz Gribi’nden ölenlerin sayısı 40′a ulaştı. Bunların yarısının hiçbir risk taşımayan sağlıklı kişiler olması şok yarattı.

10’U 25 YAŞINDAN KÜÇÜK

Sağlık Bakanlığı dün ‘Domuz Gribi’nden 4 kişinin daha öldüğünü açıkladı. Bugüne kadar ölenlerin sayısı 40’a çıktı. Ölenlerin 19’unda ‘Domuz Gribi’ açısından risk taşıyan kronik hastalık olduğu belirtildi. Ölenlerden 1’i de hamileydi. Geri kalan 20 kişide ise hiçbir hastalık olmadığı açıklandı. Bu 20 kişiden 10’u 25 yaşından küçük. İkisi de sağlık çalışanı.

145 KİŞİ TEDAVİ GÖRÜYOR

Halen hastanelerde 145 kişi ‘Domuz Gribi’ tedavisi görüyor. Bunlardan 33’ü yoğun bakımda, 9’u solunum makinesine bağlı. Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Turan Buzgan, “Daha önce 25 yaşın altındakiler aşılamada öncelikli grup olarak öneriliyordu. Ama durum değişti. Aşı uygulanacak grubun üst sınırını 25’ten 45’e, belki de 50’ye çıkarma kararı aldık” dedi.

VELİLERE FORM DAĞITILIYOR

Pazartesiden itibaren 6 ay ile 5 yaş arası çocuklar ile kronik hastalığı bulunanların ‘Domuz Gribi’ne karşı aşılamaları başlayacak. Bu gruptan sonra Aralık başında okul çağındaki çocuklara geçilecek. Milli Eğitim Bakanlığı okullara form gönderdi. Okullar bu formları velilere dağıtacak. Çocuğunun aşılanmasını isteyen veli, formu imzalayıp okula verecek.

DOMUZ GRİBİ NERDEN GELDİ, DOMUZ GRİBİNİN TARİHİ NERELERE DAYANIYOR?

Yüksek derecede bulaşıcı bir akut solunum yolu hastalığı olarak bilinen grip, eski çağlardan beri insanları etkilemektedir. İlk olarak M.Ö. 412’de Hipokrat tarafından kaydedilen epidemi sonrasında, orta çağda birçok salgın tarif edilmiştir. Noble tarafından toplanan 1500 yılından 1800 yılına kadar olan döneme ait verilerde,epidemilerin göreceli olarak sıklıkla ama düzenli olmayan aralıklarla görüldüğü ve hastalığın düzensiz zaman dilimleriyle kaybolduğu belirlenmiştir. Ayrıca epidemilerin şiddetinde farklılıklar olduğu, genellikle yaşlılarda ölümcül seyrettiği ve bazı epidemilerin süratle yayıldığı (Asya’dan başlayıp bütün Rusya’ya yayılan 1781 ve 1830 epidemilerinde olduğu gibi) saptanmıştır.

Geçmiş salgınlarla ilgili olan bu bilgiler, günümüzdeki grip salgınlarıyla benzerlikler göstermektedir. Günümüzdeki epidemiler de, genel olarak öncellikle Uzak Doğu Asya’da görülmekte ve duyarlı kişilerde yüksek ölüm oranına neden olmaktadır.

İnfluenza virusu yüzyıllardır büyük kayıplara yol açmakla beraber neden olduğu epidemilerden en önemlisi,1918-1919’da meydana gelen ve İspanya gribi olarak adlandırılmasına rağmen sadece İspanya’da değil, bütün dünyada 20-40 milyon kadar insanın ölümüne yol açan grip pandemisidir. Amerika Birleşik Devletleri ordusunun %80’i bu grip salgınında kaybedilmiş, Avrupa’da askeri birliklerin çoğu bu salgından ciddi biçimde zarar görmüştür. 1918-1919 pandemisinin neden olduğu zarar ve kayıplar, grip etkenine yönelik araştırmaların hızlandırılmasına neden olmuştur.
1920’li yılların sonlarında Richard E.Shope, olası grip etkeni olarak filtre edilmiş mukus salgısından elde ettiği domuz İnfluenza virusunun insana geçebileceğini göstermiş, 1933’de ise Londra’daki Ulusal Tıp Araştırma Enstitüsü’nden Wilson Smith ve Sir Patrick Laidlaw İnfluenza virusunu izole etmeyi başarmışlardır , Geriye dönük seroepidemiyolojik analizler, 1889-1890 yıllarında insanlarda görülen grip epidemisinin, daha çok günümüzdeki Asya H2N2 ve H1N1 domuz gribine benzer bir virus tarafından meydana getirildiğine işaret etmektedir.

1990 epidemisinin ise, 1968 pandemik virusu olan H3N2/A/Hong Kong-like virusunun hemaglütinini ve A/Equine/Miami/1/63 suşunun ise nöraminidazı ile benzerlikler gösteren bir virus tarafından meydana getirilmiş olabileceği belirtilmiştir. 1918-1919 pandemisinin, domuzdaki benzer bir H1N1 virusu ile meydana geldiği düşünülmektedir. Bununla ilgili seroepidemiyolojik bilgiler, pandeminin pik yaptığı dönemde ölen insanların akciğer dokusundan elde edilen İnfluenza virus RNA’sının sekans analizi ile desteklenmiştir.

İnsan İnfluenza virusunun 1933’deki ilk izolasyonundan sonra, büyük antijenik şiftler meydana geldiği belirlenmiştir. Buna göre 1957’de H1N1 yerine H2N2 (Asya gribi) alttipi geçmiş, 1968’de H3N2 Hong Kong virusu identifiye edilmiş, 1977’de ise H1N1 virusu tekrar ortaya çıkmıştır.

DOMUZ GRİBİ ŞEKİL Mİ DEĞİŞTİRDİ? DOMUZ GRİBİNDE MUTASYON ŞOKU

Domuz gribi korkusu azalmıyor. Dünya grip ve hayvansal sağlık uzmanları domuz gribinin kuşlarda bulunduğunu doğruladı.

Kümes hayvanlarında rastlanan virüsün başka virüs tipleri ile karıştırılabileceğini ve domuz gribinden daha hızlı yayılabileceğini vurguluyorlar. Domuz gribi nedeniyle çok fazla zarar gören Şili'de bir hindi çiftliğinde tespit edilen virüs için ingiliz grip araştırmaları grubu lideri profesör John Oxford: "İstediğimiz son şey her yere yayılan evrensel bir virüstür. Asya ve Mısır'daki kuşların virüsü yayıp domuz gribi ile karıştırarak kolayca taşıyabilir ve ölümcül olabilir" dedi.

Hindilerde patlak veren virüs dünya sağlık uzmanlarınca izleniyor. Güncel H1N1 virüsünün domuz ve kuş gribinin bir karması olduğunu şimdilik mevsimsel grip salgınlarından daha fazla tehlike arzetmediğini ancak H5N1 ile mutasyona uğraması halinde etkilerinin çok büyük olacağı belirtildi.

İngiltere bu durumun neredeyse kesin olduğunu vurgulayarak tüm kış boyunca yetecek aşıyı stoklarken , diğer hükümetleri de tehlikeye karşı uyarıyor.

Pandemik Domuz Gribi Evreleri - I

Sağlık Bakanlı tarafından yapılmış açıklamalarda pandemik domuz gribinin 6 evresi bulunmaktadır.

Evre 1-3 Çoğunlukla hayvanlarda , bir kaç insanda görülme evresi
Evre 4 İnsandan insana bulaşma evresi
Evre 5-6 Pandemi, Yaygın insan enfeksiyonu
Pik Sonrası : vakaların tekrar görülme olasılığı
Pandemi Sonrası :Hastalığın mevsimsel olarak aktivasyonu.

Dünya Sağlık Örgütünün pandemik evre tanımları ve evrelere göre ana faaliyetler;

Evre 1 : Hayvanlar arasında dolaşan virüsün insanlarda enfeksiyona neden olduğuna dair bir bildirim yoktur.

Evre 2 :Evcil veya vahşi hayvanlar arasında dolaşan bir hayvan influenza virüsünün insanlarda
enfeksiyona neden olduğu bilinmekte ve böylece potansiyel pandemi tehdidi olduğu düşünülmektedir.

Evre 3 :Bir hayvan veya insan-hayvan değişmiş influenza virüsü, insanlar arasında sporadik vakalar veya küçük hastalık kümelerine neden olmuştur ama toplumsal salgınlara yol açacak derecede insandan insana geçişle sonuçlanmamıştır.

Bu evrelerde planlama ve koordinasyon :

Pandemik influenza ulusal faaliyet planınızı geliştirin, uygulayın ve periyodik olarak revize edin

Durum İzleme ve Değerlendirme:
Hayvan sağlığı ile ilgili yetkililer ve diğer ilgili sektörlerle işbirliği içinde ulusal sürveyans sisteminizi geliştirin.

İletişim:
Ulusal İletişim Planınızı tamamlayın ve gerçek ve potansiyel riskleri iletmek üzere iletişim aktivitelerini başlatın.

Hastalığın Yayılımını azaltma:
Bireylerin kendini korumasında faydalı davranışları teşvik edin. Aşıların ve ilaçların kullanımını planlayın.

Sağlık Hizmetinin Devamını Sağlama:
Sağlık sisteminizi artışa hazırlayın.

Evre 4 - Toplumsal düzeyde salgına neden olabilecek bir hayvan veya insan hayvan değişmiş influenza virüsünü n insandan insana bulaştığı onaylanmıştır.

Planlama ve koordinasyon :
Enfeksiyonun yayılımının kısıtlanması veya geciktirilmesi için DSÖ ile işbirliği içinde hızlı pandemi sınırlama aktivitelerini yönetin ve koordine edin.

Durum İzleme ve Değerlendirme:
Sürveyansı artırın, müdahaleleri izleyin. Bulguları DSÖ ve Uluslararası kuruluşlarla paylaşın.

İletişim:
Toplumun ve bireylerin riskini önlemek ve azaltmak için önerilen müdahaleleri iletin ve teşvik edin.

Hastalığın Yayılımını azaltma:
Hızlı pandemi sınırlama müdahaleleri ve diğer aktiviteleri uygulayın. Gerektiğinde DSÖ ve uluslararası kuruluşlarla işbirliği yapın.

Sağlık Hizmetinin Devamını Sağlama: Acil durum planlarını aktive edin.